Sabah sabah "Bu da kim?" deme olasılığınız yüksek. Tanıştırayım: Fırat = Blog arkadaşları, Blog arkadaşları = Fırat. 97' den beri tanıyorum Fırat' ı. Üniversitenin ilk günü duyduk kendisini. "Ortalıkta bi çocuk geziniyor, bu kim?" "A-aa! Büyükmüş lan bu! Ben de çocuk deyince.." "Hadi yaa! 16 yaşında mıymış??"
16 yaşındaydı gerçekten de başladığında.
O artık başarılı bir dokuma sanatçısı olmuş. Ya sergiler için şehirdış/yurtdışında yada yeni çalışmaları için atölyesinde tıkılı oluyor. Hayatlarımız bir yerlerde hep çakışır ama. Mesela düğünümüzde yoktu ama Alpi' nin doğduğu gün, ben odama çıkartıldıktan sonra; ilk Fırat' ın patlayan flaşlarıyla kendime gelmiştim:))) İzmir sergilerine elimizden geldiğince katılmaya çalışıRIZ. "rız" çünkü Alpi bayılıyor O' na.
Geçtiğimiz haftalardan bir günümüzü birbirimize ayırdık. Yıllardır ayak basmadığım okuluma bu kez değişik bir heyecanla adım attım: Ellerimden tutan meleğimle..Eski arkadaşları gördüm, emektar hocalarıma rastladım; pek iyi geldiler.Şaşkınlıkla değişen her şeye baktım. 10 sene öncesini aradı gözlerim. Birileri sanki bizim kıyafetlerimizin azıcık değişiklerinin içine girmiş de geziniyorlardı. Kantindeki müzik kutumuza yöneldim ki Alpi' ye eskiden dinlediğimiz şarkılardan birini dinletebileyim. Nerdeee? Yerinde playstaion duruyordu :( Bahçemiz de değişmiş. Dutlara o biçim dalardık. Olsundu. Biz yine de heykeltraş adaylarının çalışmalarını zevkle izledik. Duvar resimlerine ilgiyle baktik. Veee nihayet atölyeye daldık.
Acıktık, kantinden bişeyler alıp piknik masalarına sığıştık. Fırat' ın yanına hocam diye gelen taze öğrencilere hala alışamadığımdan sırıtarak izledim:) Hava yavaş yavaş yağmur bulutlarıyla kaplandı. "Amaaan, atıştırmaya başlayınca gireriz içeri" dedik. Hemen sonrasında başlayan fırtınayla o "içeriye" 2 saniyede koşturuverdik. Yemek bölününce Alpi' nin ilgisi de bölündü ve yeniden dokuma tezgahlarının başına üşüştüler. Fırat, sanki karşında büyük öğrencilerinden biri varmış gibi anlattın ya; hele Alpi' de büyümüş gibi dinleyip, arada da sorular sordu ya; kendimi pek tuhaf hissettim. Sonra birlikte atkı & çözgü iplerini seçtiler.
Dokuma tezgahlarıyla ilgili herşeyleri ortaya döktüler. Kurcaladılar, denemeler çektiler. Alpi herşeyi sordu, abisi herşeyi yanıtladı. Büyük adamlar gibi ama :))
Eskinin öğrencileri, şimdinin öğretenleri Alpi' yi keşfedince ben yakaladım bu sefer arkadaşımı. Alpi için ayarladığı ucu yuvarlatılmış iğneleri-etamin iğnesiydi galiba onlar- ve keçe yapımı için kullanabileceğim iğneleri teslim aldım. Gözlerim parladı. Düşünceli arkadaşım benim. Ayaküstü keçe iğnelerini denemeye kalktım. O, her tarafı tırtıklı iğne bikaç kez işaret parmağımı oydu çıktı. Nçıkk!! Paslanmışsın kızım! Evde bool bol pratik yapmam gerekecek. Unutmadan ekleyivereyim, Fırat' ı, bütün gece sergi için ürün yetiştirdiğini bilmeden
İşte miniğin yeni meşgalesi. En minisinden dokuma tezgahımız! Alpi' yle beraber kurmaya başladılar, ben devamını getirdim. Çözgü iplerinin sıklığı sizin elinizde. En önemli kural: Çözgüler bağlandıktan sonra her iki tarafın da gerginliği eşit olmalı. Yoksa bir tarafı
*23 Nisan çocuk etkinlikleri için İzmir Doğal Yaşam Parkı' nı bir düşünün derim. İşte program: TIK.
*İzmir İl Sosyal Müdürlüğü' nce koruyucu aileliliği yaygınlaştırmak için hazırlanan önemli bir proje: ÖTEKİ ELİNİ DE SEN TUT
*Bayındır çiçek festivali başlıyoooor! Sepetini kapanla kim bilir, karşılaşabiliriz.
*Biterken, Alpi & RifBaba uyuyor, bu gece müik yok; sadece uzaklardaki havhavların sesleri:)
16 yorum:
tezgah hoş da,gülegle geliştirsin alpi minik kaslarını da,fırat şahaneymiş,sevdiği işi yapması bir yana,nerelere gelmiş
tezgahı görünce coştum birden..
çocukların artık oyuncaklarla oynamadığı bu devirde(bizimki mesela),tezgah çok ilgi çekici olmuş.iplerin renkleride bir harika..
Alpi'ye kolay gelsin,minik elleri dokusun bakalım..
Ne kadar genç görünüyor Fırat ve ne kadar güzel işler başarmış. Alpi'nin tezgahından çıkanları da merakla bekliyoruz Elifcim. Sevgiler...
harika bir kazanım, ne güzel olmuş..
Elif ya ne güzel bir annesin sen ve Alpi ne kadar şanslı:)
Sule, tezgahiyla yatip kalkiyor:) Firat sahanedir, cok calisti ve hakketti buralara gelmeyi:)
Esra, hosgeldiniz. Onumuzdeki gunlerde guzel sanatlarin degisik kollarini da taniyacak. Gercekten de ortaliktaki oyuncaklardan uzaklasmak iyi geliyor:)
Zeynes, genc zaten:) 24 saat yetmeyenlerden:) Minik dokumalarin sergisini yapacagim da shsssiiiiss!!Bu bir surpriz:P
Hilal, ilk olarak oyun evine bir hali dokuyacakmis, bakalim:P
Mummy, tesekkur ederim, utandim yav:))
merhabalar ziyarete geldik takipteyiz sayfanızı
off halı tezgahı :P Ellerim kaşındı bak şimdi :D
Minik eller nasıl da çalışır o minik tezgahta :))
Elif, hos geldiniz. Bugun ugrayayim ben de size:)
Anne ve bebisi, bu munuk portatif oldugu icin rahat da cok kapsamli olmayan manuel birsey eve yaptiracagim. Bekleriz efendim:P
Alpi"nin eserlerini merakla bekliyorum ben bile heves ettim
Bu arada yarin gece donuyorum
Sevgiler Nuran/
Nuran, yaptir sen de bir adet. Ana-ogul basindan ayrilmiyoruz bak:) Iyi yolculuklar
ilkokuldayken basit çivilerle kendimiz tezgah yapar dokurduk ne çok severdik.
elfana tayinimiz muğlaya çıktık izmire yolumuz düşerse alpi ve seninle yüzyüze görüşmeyi çok ,isterim...
asiye@cemre
Ne kadar güzel bir meslek.
Bir de insan her sabah ne kadar erken uyandığını böyle durumlarda daha iyi anlıyor :(
Asiye, cok sevindim. Siz gelemezseniz bile, biz Bodrum' dayken denk getirmeye calisiriz:)
Kitubi, cok guzel ama nasil stresli bir bilsen. Evet evet, erken kalkmalar rutine binince sanki herkes ayni saatte ayakta olmaliymis gibi geliyor:)
Yorum Gönder