Ödemiş' e bir ziyaret


3 aile  sabahın erken ssatlerinde yollara düşer. O pazar günü için bir planları vardır. Sabahtan planladıkları yerlere gidip; öğleden sonra kafalarına estiği gibi gezmek. Soluğu Ödemiş' deki Kardelen Peyzaj' da aldılar. Yedikleri içtikleri onların olsun; gördüklerine gelelim.




 Son derece ilgililer. Sorduğunuz her soruya yanıt alıyorsunuz. Referansları da oldukça etkileyici. Varsa bir fikriniz;tavsiye ederim.


 

Bana erkek tavuskuşunu anımsattı.



Alpi deli oluyor kaktüslere. Bahtsız yavrumun evde bitki yetiştirmek konusunda öyle beceriksiz bir annesi var ki; o kadar olur. Hani parklarda, belediye binalarının önünde, kendi kendine çıkan, büyüyen, tarhların içinden sarkan bitkileri bile; ya çok su vermekten çürüttüm ya da sulamayı unutum kuruttum. Bana şimdiye kadar en iyi dayanan ağaç, Begonvil idi. iki ağaç; 3 sene, paşalar gibi balkonumda yaşadı. Bunun begonvilin oldukça arsız bir bitki olmasından kaynaklandığını düşünüyorum. Şu anda salonda bir, pencere önlerinde dört saksı var. Ne kadar yaşama bağlılar, göreceğiz. Kardelen' de bu konuyu açtım. Bana söylenen; bol ışık alacak, gübre ihmal edilmeyecek, suladıktan sonra saksı dibinde su birikmeyecek, ayda bir balkonda bir tam gün geçirecek. Bu kadar. Saksılar, tam bitkilere göre; o kadarınından eminim.




" Bir erkeğin, bir kadına verebileceği en güzel çiçek" diye tanıtıldı bu arkadaş bize. Renkleri, duruşu çok etkileyiciydi. Benim cüce de bunu duydu ve kim bilir kafasında neler kurdu. Elinden bırakmadı bir türlü. Bir aydır vazoda solmadı da.
Erkeğini, kadınını bilmem ama ben, çürütemedim diye pek mesudum :)







Annemin vardı balkonunda. Küçüktüm ve net olmamakla beraber polis çiçeği deniyordu gibi hatırlıyorum. 


İşte bu tam benlik!  Hayal meyal görünen saksılar, çok daha büyük bir saksının içerisindeki suya yatırılmış. Çürümeyi bırak; büyüyor.



Balkonda bir adet de bundan olsa ya; ne kadar güzel kokar.






 Alttaki de üstteki de limon. Alttaki çok ilginç gelmişti bize.



Büyüyünce boyu bu ağaç kadar olacakmış.



Kardelen' deki keyifli gezimizi bitirip;  "7. Ödemiş Süs Bitkileri Fidancılık Sergisi" ne geçtik. Bayındır'da her nisan yapılan festivale benzer bir hayalle giden ben; ilk anda hayal kırıklığı yaşadım. Sonra Alpi kuşumla beraber; hayallerimizin bahçeli evinin bahçesini düzenledik. Ağaçlar, çiçekler seçtik, süsledik. Mutlu olduk :) Ahh ne yazık ki; ismini anımsayamadığım bir ceviz türü, bir de meyve yedik ve bayıldık. Çok değişik lezzetlerdi. Keşke not alsaymışım.







 


Son 3 fotoğraf, İzmir Büyükşehir Belediyesi' nin standından. "Bir tek burada çocuğa dikkat edin! Ellenmeyecek düzenlemeler" cart curt dendi.

İzmir' de şimdiye kadar karşılaştığım belediye personelinin %90' ı itici, görevlendirildiği konu hakkında çok yetersiz ve tavır olarak oldukça agresifler. Muhataplarına sabır; %10' luk dilimin de yaygınlaşması için bol şans diliyorum.

2 yorum:

özgekuzey dedi ki...

fotolar super...içim acıldı gezmıs kadar oldum valla..:)

ElfAna dedi ki...

Ozge, tesekkur ederim. Benim de icim acildi yorumunla:)

Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites More